8 MART’IN KIZILLIĞINA İLHAM VEREN KADIN
“Kadın olmadan işçilerin birliği olmaz, işçilerin birliği olmadan kadın
kurtulmaz” sözlerinde düşüncelerinin özetini okuduğumuz Flora Tristán;
ütopik sosyalist ve sosyalist feministtir. Kuşkusuz ki, bu sözü ve günümüzde
anonimleşmiş pek çok şiarı, yaşadığı dönemi iyi kavraması sayesinde
düşünmüştür. Öyle ki, Clara Zetkin, Marks- Engels ve Lenin başta olmak üzere
dönemdaşı ve devamcısı olan sosyalist önderlere ilham vermiştir.
Flora Tristán’ın yazılarında ve konuşmalarında ele aldığı, kadın
işçilerin yaşam ve çalışma koşulları, göçmen kadın işçilerin örgütlenmesi,
sosyal adaletsizlikler, kadın ve çocuklara yönelik cinsel saldırılar, kadına
yönelik şiddet, ırkçılık, yoksulluk, işsizlik; bugün de güncel sorunlar ve
çeşitli mücadelelerin konusudur.
Hayata karşı verdiği mücadele bir hak mücadelesine dönüştüğü
andan itibaren, bir kadın olarak, kadın ve erkek emekçilerin sorunlarının
çözümüne kafa yormuştur. Kadın-erkek eşitliği O’nun için öncelikli ve temeldir.
Tristan, kadının kurtuluşu sorununun emekçilerin kurtuluşu sorunuyla birlikte
olacağını görmüştür. Bu sebeple, kadın sorununu ele alan ama bunu kadının
ikincil konumunun tahlil ve tespitinden öteye götüremeyen diğer ütopik
sosyalistlerden, sorunu "çalışan"larla sınırlı tutan ve yine oy hakkı
talebini her şeyin üstünde tutan İngiliz ve Fransız burjuva feministlerinden
ayrılır.
Tristán 'ın eseri “İşçi Birliği”
adeta yazıldığı dönemin insanca yaşam projesidir.
Flora Tristán 'ın yaşadığı çağ, bilimsel sosyalizmin yeni
oluşmaya başladığı dönemdir. Tristán ilk dönem sosyalistlerin etkisinde gelişen
düşünceleriyle yoksulluğun, eşitsizliğin toplumda gerçekleştirilecek reformlar
yoluyla ortadan kalkacağını savunmuştur. Onu, çağdaşları olan Marksistlerden
farklı kılan bu ayrım önemlidir.
Düşünceleri ve çözüm önerileri burjuva karakterine sahiptir.
İşçi sınıfının henüz burjuvazinin yörüngesinde olduğu bir dönemdir, işçilerin
mücadelesi sınıfsal bir mücadele halini almamıştır. Kadın sorununa yaklaşımı
da, ilerici yanını gitgide yitirmekte olan burjuvaziden tam anlamıyla bir kopuş
değildir. Fakat, kadının kurtuluşu ile işçi sınıfının kurtuluşu arasındaki
diyalektiği görmüş olması düşünsel bir öngörünün göstergesidir.
Yaşanan sorunların kaynağının toplumsal düzen olduğunu görmüştür.
Ancak henüz, bilimsel sosyalizmin kurucu düşüncesi olan toplumsal gelişim
yasaları ve özellikle de ‘zorunlu uygunluk yasası’ ortaya konulmamıştır. Elbette
bunda Flora Tristán’ın gerçekten kısacık bir ömür sürmesinin de payı vardır.
Yine de düşünceleri, yeni ve bilimsel sosyalizmin ilkelerini oluşturan
düşüncelere kaynaklık etmiştir. Çünkü, Komünist Manifesto'nun yayınlanmasından daha
önce işçi sınıfının farklı bir sınıf olduğunu gören ve bu yüzden de
örgütlenmesi gerektiğini söylemiş olan ilk ütopik sosyalisttir.
“Bütün ülkelerin işçileri birleşin!” şiarı, Onun sözlerinden
anonimleşmiş, 1844 yılındaki ölümünden 4 yıl sonra yazılan (21 Şubat 1848)
Komünist Manifesto’nun başlangıç seslenişi olarak dünya devrim mücadelesi
tarihindeki sonsuz yerini almıştır.
“İşçi Birliği”nin temel ilkelerinden olan, kadın ve erkeğin
eşit-gönüllü birliği ise; 1917 Ekim Devriminden sonra, Sovyetler tarafından
hayata geçirilmiştir.
İşçi Birliği'nden alıntılar:
“Artık vatanımız evren olmalıdır.”
“Kadın işçinin işçisidir.”
“İşçiler, birleşin. BİRLİK’ten güç doğar.”
“Rekabet ve kin azalır, kadın-erkek gruplarını oluşturan
rıza ve kardeşlik ortaya çıkarsa, gelecek umutludur.”
“Ölüme benzeyen bir uyuşukluk içinde yaşayan işçilerin,
gerçek çıkarlardan, temel haklardan, vatandaş ve kardeş olarak özgür insanların
haysiyetinden bahsedildiğinde nasıl uyandıkları görülecektir.”
“Sevgi, zekâ ve gücün cinsiyeti yoktur.”
“yardım sefâletin kökünü kazıyamaz. Fahişelik, hırsızlık ve
suç, sefâletin kaçınılmaz sonuçlarıdır.”
“Toplumsal düzenekte, sadaka ikincil olmalıdır ama fakir
sınıflar için, esas sorun üretimde kollarının istihdamıdır. Emek örgütlenmesi
önemlidir, temeldir. Hayır işinin örgütlenmesi geçicidir, destekleyicidir.”
“Ne mutlu inancı olanlara!”
“işçiler! Siz ve sadece siz dâvanızın çıkarı gereği harekete
geçmelisiniz. Yaşamınız ya da … ölümünüz
söz konusu. Her gün sizi öldüren ölüm söz konusu: Sefâlet ve açlık.”
“İnsanlık için kardeşlik, İnsanlık için birlik.”
“İşçi sınıfını kahreden tüm kötülüklerin tek ve gerçek
nedeni SEFÂLET değil midir? Sefâlete karşı mücadele etmelidir. En korkunç
düşman sefâlettir.”
“Sizi övenlerin amacı size hizmet etmekten çok sizi
kullanmaktır.”
“Bir yarayı iyileştirmek istediğimizde, yarayı açmamız,
görmemiz gerek.”
“İşçi sınıfı, mülkiyetin sonuçları ve yarattığı ayrıcalıklar
nedeniyle sıkıntı çeken tek sınıf değildir: Sanatçılar, öğretmenler, memurlar,
küçük esnaf ve daha bir yığın insan küçük rantiyeciler de dâhil olmak üzere
sıkıntı içindedir. Hiçbirinin toprağı, evi, sermayesi yok ama Meclis’te oturan
mülk sahiplerinin çıkarttığı yasalardan derinlemesine etkilenmektedirler.”
“bir isteğin adaleti hakkında dikkati çekmek için sözümüzü
dinlesinler diyorsak önce yeterince otoriteyle sözünün duyurulması, konuşmak
gerekir.”
“İnsan sadece ekmekle yaşamaz.”
“Bir çocuğun katlandığı haksız ve şiddetli davranış gibi
hiçbir şey karakteri bu kadar hırçınlaştırmaz, kalbi sertleştirmez, ruhu
yaralamaz.”
“Kötülüğün nedeni işçi sınıfının içinde bulunduğu cehâlet,
sefâlet ve ücretin ürettiği toplumsal koşullardan kaynaklanan alçaltılmadır.”
“kadınlar işçinin yaşamındaki her şeydir.”
“işçi sınıfının entelektüel, manevî ve maddî gelişmesi için
halktan kadınların çocukluklarından itibaren akılcı, sağlam ve kendilerini
geliştirecekleri bir eğitim almaları çok önemlidir.”
“İşçilerin yeniden saygınlıklarına kavuşmasının yegâne yolu
kadınların bu saygınlığı daha önceden kazanmasıdır.”
“İşçi sınıfının tüm kötülükleri şu iki sözcükte saklıdır:
Sefâlet ve cehâlet, cehâlet ve sefâlet. Bu labirentten çıkmak için ben tek bir
yol görüyorum: Kadınları eğitmekle işe başlamak gerekir. Çünkü kadınlar, erkek
ve kız çocuklarını eğitmekle yükümlüdürler.”
“Özgürlüğün olmadığı yerde mutluluk olamaz.”
“Kadını köleleştiren ve eğitiminden yoksun bırakan yasa siz
erkek işçileri de baskı altında tutar.”
“Herkesin yararı için, herkesin iyiliği için ve kadın ya da
erkek herkesin evrensel refahı için kadın hakları talep ediyorum.”
“Sadece tembellik insanı küçük düşürür ve bozar, bu nedenle
tembellik acımasızca geri püskürtülmelidir.”
“Eğer sevgi zekanın ruhu ise, zekada sevginin meşalesidir. Birini
diğerinden ayırdığında ise ortaya bozulmuş, eksik, iğdiş edilmiş bir biçim
çıkar ve ne gücü olur ne de yaşamı.”
“Düşmanla mücadele etmek için (cehâlet) en etkili araçlardan
biri adalet sevgisine sahip ve insanları seven yürekli ve akıllı insanların
kaleme alacağı bir yayın organı yaratmaktır.”
“umudu kesmemek gerek. İnsanlar dün reddettikleri ve
anlamadıklarını belki bugün kabul edebilirler ve yüzyıllar boyu ütopya ya da
gerçekleşmesi mümkün gözükmeyen bir eseri gerçekleştirmek için yola
koyulabilirler.”
“Eğer sevgi zekânın ruhu ise, zekâ da sevginin meşalesidir.
Bu iki deyim birleşerek anlayışı (kavramayı) ve tam anlamı oluşturur.”
Umut Şener
(8M2024)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder